Baktım ki 3. günün Donkey Tours kısmı anlata anlata bitmedi, kesip ikinci kısmını başka bir yazıya saklayayım dedim. Ve işte buluştuk. Donkey Tours'la keyifli yolculuktan sonra dönüp La Ramblas'ya geri çıkıp oradan metro ile Gaudi'nin mutlaka görülmesi tavsiye edilen eserlerinden Casa Mila-La Pedrara- ile Casa Battlo'yu görmeye gittik. İkisi de aynı cadde üzerinde: Passeig de Gracia. Burası Barselona'nın lüks, büyük caddelerinden birisi, bu evler de Gaudi'nin zenginler için tasarladığı evler.
Ben sadece La Pedrara'nın içerisini gezdim, Casa Battlo'ya girmedim. Ama iç mimari ve dekorasyona meraklı bir insan olarak Casa Mila benim çok hoşuma gitti. Burası aslında ailelerin yaşadığı bir apartman, ondan dolayı sadece belli yerleri gezebiliyorsunuz. Bu yerler 5'e ayrılıyor: "Çatı katı-teras, Espai Gaudi, Pedrara Apartmanı, avlu ve sergi salonu. Sergi salonu dönemsel olarak sergi zamanlarında ziyarete açıkmış.
Evin çatısı Gaudi'nin dahiyane yaratıcılığının bir eseri. Böyle yaratıcı insanlara bayılıyorum. Apartmanın bacalarını ve havalandırma kulelerini şaheserlere çevirmiş. Bizimkisi gibi kentsel dönüşümle ruhsuz ve sıradan evler yaratılan bir yerden gelen biri olarak burada bir "Vay be!" diyorsun. Bizde sıradanlaştırmaya çalışılan hayatları, evleri orada bir mimar çağının tüm kurallarını yıkıp yeniden yaratmış.
Espai Gaudi ise Gaudi'nin eserlerini hayatını anlatan videoların, yazıların, görsellerin, prototiplerin olduğu bir kat. Gaudi'nin nelerden etkilendiğini burada görebilirsiniz. Günümüzde yeni yeni önemi anlaşılan "kullanıcı odaklı tasarımı" ta o zamanlar Gaudi keşfetmiş ve el ergonomisine uygun kapı kolları, vücut oturma pozisyonuna uygun sandalyeler, banklar tasarlamış.
"The Pedrara Aparment" dönemin dekorasyon stiline göre döşenmiş bir kat. Yatak odası, mutfak hepsi ayrı bir şirin.
La Pedrara'yı gezip oradan çıkışta Casa Battlo'yu bir dışarıdan izleyip oradan da yürüyerek önce Plaça de Catalunya'ya gittik. Dönüşte de La Ramblas'da Boqueira'ya uğrayıp değişik meyvelerden aldık. Akşam da sahile indik, kumsalda uzanıp dalgaların sesini dinleyerek yıldızları izledik. Bu akşam sahil çok kalabalık değildi. Barselona kesinlikle çok keyifli.
Ben sadece La Pedrara'nın içerisini gezdim, Casa Battlo'ya girmedim. Ama iç mimari ve dekorasyona meraklı bir insan olarak Casa Mila benim çok hoşuma gitti. Burası aslında ailelerin yaşadığı bir apartman, ondan dolayı sadece belli yerleri gezebiliyorsunuz. Bu yerler 5'e ayrılıyor: "Çatı katı-teras, Espai Gaudi, Pedrara Apartmanı, avlu ve sergi salonu. Sergi salonu dönemsel olarak sergi zamanlarında ziyarete açıkmış.
Evin çatısı Gaudi'nin dahiyane yaratıcılığının bir eseri. Böyle yaratıcı insanlara bayılıyorum. Apartmanın bacalarını ve havalandırma kulelerini şaheserlere çevirmiş. Bizimkisi gibi kentsel dönüşümle ruhsuz ve sıradan evler yaratılan bir yerden gelen biri olarak burada bir "Vay be!" diyorsun. Bizde sıradanlaştırmaya çalışılan hayatları, evleri orada bir mimar çağının tüm kurallarını yıkıp yeniden yaratmış.
Espai Gaudi ise Gaudi'nin eserlerini hayatını anlatan videoların, yazıların, görsellerin, prototiplerin olduğu bir kat. Gaudi'nin nelerden etkilendiğini burada görebilirsiniz. Günümüzde yeni yeni önemi anlaşılan "kullanıcı odaklı tasarımı" ta o zamanlar Gaudi keşfetmiş ve el ergonomisine uygun kapı kolları, vücut oturma pozisyonuna uygun sandalyeler, banklar tasarlamış.
"The Pedrara Aparment" dönemin dekorasyon stiline göre döşenmiş bir kat. Yatak odası, mutfak hepsi ayrı bir şirin.
Gaudi'nin pencere kolu olarak tasarladığı kolları mug için kullanıp hediyelik eşyalar tasarlamışlar.
La Pedrara'yı gezip oradan çıkışta Casa Battlo'yu bir dışarıdan izleyip oradan da yürüyerek önce Plaça de Catalunya'ya gittik. Dönüşte de La Ramblas'da Boqueira'ya uğrayıp değişik meyvelerden aldık. Akşam da sahile indik, kumsalda uzanıp dalgaların sesini dinleyerek yıldızları izledik. Bu akşam sahil çok kalabalık değildi. Barselona kesinlikle çok keyifli.
Casa Battlo
La Rambla'da son fotoğrafımız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder